Gri Kedi Cinsleri: En Bilinen 10 Gri Kedi Cinsi ve Özellikleri

Share:

Gri kedi, günümüze kabaca bir şekilde göz gezdirdiğimizde bile bir çok farklı cins içinde bulunmaktadır. Üstelik bu binlerle bahsedilen türler de kendi aralarında farklı gruplara ayrılıyor. Yani, dünya üzerindeki kedi ırkları ve bu ırklardan çoğalmış kedi cinsleri ne kadar geniş bir yelpazede bulunuyor, varın siz hesap edin. Biz bu yazımızda bu denli zengin çeşitli kedi havuzundan; sadece gri tüylere sahip olanları tanıtacağız.

Gri Kedi Cinsleri

Kediler sanki çoktan seçmeli gibi değiller mi? Her renk tüyleri oluyor ve en güzeli de bence gri renk 😻 Gri renkli tüylere sahip olan kediler o kadar tatlı oluyorlar ki, sanki kül rengi gibi muhteşem duruyorlar. Her gri kedinin türü ve nereden geldiği farklı olsa da, sadece renkleri ortak. Gelin hep beraber, gri kedi cinsleri kimlermiş? öğrenelim.

1. Chartreux: En Gri Kedi Cinsi

Chartreux; ilk kez 13. yy’da Fransa’da ıssız bir dağın başındaki manastırda yaşayan rahiplerin yanlarında görülüyor ve “efsane kedi” olarak nitelendiriliyor. Ayrıca da kutsallığın ithaf edildiği bir kedi olarak tarihin tozlu sayfalarındaki geçmişiyle karşımıza çıkıyor. Kökenlerine, yani hangi iki farklı ırkın çiftleşmesi sonucu olarak dünyaya gelmiş olduğuna bakacak olursak; bu biraz çetrefilli ve belirsizliğini koruyan bir konu. Fakat bazı olasılık hesaplamalarına göre varılan sonuçlar bize Afrika’da yaşamış olan “gri kediler” soyundan geldiklerini gösteriyor. Tabii ki, bu bilimsel ya da genetik bir ispata dayanmayan sadece bir rivayet.

Chartreux; kalın bir postu üzerinde taşır. Çok uzun olmayan ama fazlaca gür olan küllü gri, mat gri, parlak mavi-parlak gri olmak üzere aslında aynı renklerin farklı tiplerde karşımıza çıkan halleriyle baş döndürücü bir güzelliğe sahiplerdir. Mavi Rus Kedisine çok benzeyen Chartreux, farklı olarak daha gür tüylü ve daha iri göbeklidir.

Kulak ve yüz yapısının intizamlı olması ona acayip bir güzelliğin bahşedilmesinin başlangıç noktasıdır adeta. Yuvarlak hatlarıyla beraber geniş omzunu kattığı atletik vücut yapısı onu minik bir boyutta devasa hale getirir. Bakır ve gümüş tonlarındaki akıl küpü edasıyla bakan gözleri, nostalji rüzgarlarıyla harmanlanmış duyguları bize altın tepside ikram ediyor. Ona bayılacaksınız!

Tam bir asosyal bebek olan Chartreux “ıssız adam/ kadın” tavırlarından bir türlü çıkamaz. Refleksleri muhteşem çalışan iyi bir avcı olsa da, belki de evcilleştikten sonraki törpülenmiş içgüdüleri neticesinde hiç de atılgan bir yapıya genel manada sahip değillerdir. Sessiz, sakin, kendi kabuğunda yaşayan, ancak sahibine de son derece bağlı ve sadık olan Chartreux Kedileri, size dinginliği ve dirliği vaat ediyor.

2. Mavi Rus Kedisi (Russian Blue)

Esasen ilk defa 1860 yılında Kuzey Avrupa’da görülmeye başlayan Mavi Rus, büyük dünya savaşı sonrası, biraz daha durulan ortam sayesinde Amerika ve İngiltere’ye getirilmiş ve nüfusunun artışı sağlanmıştır. Yani 1875 yılından bu yana, köklü ve kadim tarihiyle varlığını sürdüren ve bu bağlamda kendini ispat etmiş olan Mavi Rus Kedisi Rusya doğumludur.

Popülerliğini doğduğu topraklarda değil de İngiltere’de kazanmıştır. Öyle ki, kedi şovlarının aranan ismi olarak izleyicilerin ağızları açık bir şekilde ve büyük bir keyif alarak izlediği “yabancı mavi” sahne ismini almış starımız pek de havalı. Buğulu gri ve kısacık tüyleri, çok etkileyici bir görünüm sunar. Büyük ve dik kulakları ona meraklı bir hava değil, aksine cool bir asil duruş armağan ediyor.

Mavi, yeşil kehribar renklerde olabilen gözleri, nemli ve ışıltılı bir derinliğe sahip. Gözlerine bakmak doyumsuz bir ritüel olsa gerek. İnce, uzun ve kaslı hatları da atikliğini gözler önüne seriyor. İçine kapanık, “ağzı var, dili yok” tabirinin tam karşılığı olarak neredeyse sesini dahi hiç çıkarmayan dünyalar şirini bu güzelliğimiz, aşkın vücut bulmuş hali. Hem de gerçek aşkın!

3. British Shorthair

Yüzyıllar öncesinde, Roma’da yaşayan yerli halkın bulduğu düşünülen British Shorthair, İngiltere’ye avcı olarak getirilmiştir. Diğer pek çok kedi gibi fare ve haşere savar olarak kullanılan hünerli avcılarımız, dönemin kraliçesi Victoria’nın da gözdelerinden olmayı başardıklarından, adeta seri üretimlerine geçilmiştir.

İlerleyen zamanlarda savaşın da etkisiyle kıtlıktan dolayı epeyce kayıp yaşandığı için, artık neredeyse görünmez hâle gelen British Shorthair, zor zamanlar yaşamışlardır. Fakat koruma programlarıyla kısa zamanda tekrar toparlanıp, eski kondisyonlarıyla sahalarda yerlerini almışlardır.

Haddinden fazla gür, kısa ve kalın telli tüyleri elbette gri renktedir. Orta formlu kulağı olmasa yüzüne tam bir tüy yumağı diyebiliriz. Merakla bakan iri ve bal renkli gözleri, küçük burnu ve ağzı, dolgun çene ve yüzünün gölgesinde kalır. Çünkü suratı öyle tombiktir ki, mıncırmaya yahut yoğurmaya asla ve asla doyamazsınız.

Kadife gibi görünen tüyleri çoğunlukla duman grisidir. Ama kadife gibi görünüyor dememizin bir nedeni de, gri renkten İngiliz mavisine geçiş yapabilen tüyleriyle British Shorthair Kedilerinin de azınlıkta olmamasından kaynaklanır. İngiliz mavisini ise grinin oldukça farklı bir tonu olarak ifade edebiliriz. Kilo ve boyu orantılı olsa da, kısa bacak ve boynu sayesinde o, tıknaz bir kediciktir 😻

Oldukça şuurlu yaklaşımlarıyla British Shorthair, şefkatli ve anlayışlı bir cinstir. Sevmeyi de sevilmeyi de çok seven dostumuz bu duygusunda bile ölçülüdür. Asla bıktırıcı sırnaşmaları onda göremezsiniz. Oyun oynamak ve mama yemek de büyük aşklarından. Siz tabii ki, her iki aktivite de sınırlı gidin ve aman sakın kontrolü elden bırakmayın!

4. Kül Rengi Kedi: Maine Coon

Kül rengi kedi olarak da bilinen, Amerika’nın en favori kedileri arasında sayılan Maine Coon, tespit dahi edilemeyecek kadar eski tarihlerde ortaya çıkmış olacak ki; buna dair net bir veri ya da tarih bulunmuyor. Kuzey Doğu Amerika’da denizcilerin bulup getirdikleri kediler olarak biliniyorlar. Maine Coon Kedileri, özgün simalarına nazaran şöhreti epey geç elde etmiş arkadaşlarımızdır.

1993 yılına kadar hiçbir kedi kuruluşları ve derneklerinin yeni bir tür olarak kabul etmemesi bunu apaçık gösteriyor zaten. 1993 yılından sonra ise tüm dünyada otoritesini konuşturup, sert bakışları ve aslan yelesini andıran kafa ve boyun tüyleri ile ilgi odağı hâline gelmiştir. Kaslı bir sporcu bedeninde olan Maine Coon, kuvvetli ve azıcık da ürkütücü görünür. Hatta bir miktar vahşi görünüyor desek, inanın abartmış olmayız.

Maine Coon; gür, upuzun ve parlak, tertemiz görünen düz tüyleriyle, mükemmel bir tablo izleme fırsatı veriyor. Özellikle boynundan karnına kadar olan kısımda yele gibi duran tüyleri, diğer bölgelerine göre çok daha uzun ve tamamen ona özgü. Sivri ve dik kulaklarının hemen aşağısında hafif çekik gözleri genelde fosforludur.

Bal köpüğü ya da daha turuncumsu renklerde, bakmanın yürek istediği muhteşem gözleriyle hafızanıza kazınacağına kesinkes eminiz. Uzun boyu, orta boyu ve bol tüylü bacakları, bir de tüylerle kaplı sevimli kuyruğu ile bir hayli heybetli görünüyor. Maine Coon; daha ziyade koyu gri (kül rengi) tüyleriyle bilinse de, sarı-beyaz, tekir-beyaz renkli tüylerle de boy göstermiyor değil.

Maine Coon, biraz sert bakışlı olsa da bir hayli nezaket timsali ve uslu bir can dostu. Karnının acıkması dışında sesini duymanız pek de ihtimal dahilinde değil. Ancak eğer karnı acıkmışsa, geciktirdiğiniz her saniye için oldukça yüksek perdeden gelen miyavlama ve hırlamalar duymanız kaçınılmaz. E canım siz de aç bırakmayın yavrucağızı, ne yapsın o da bu şekilde dile getirebiliyor maruzatını.

5. Scottish Fold

İskoçya’da yaşayan William ve Mary Ross isimli kedi yetiştirici bir çift tarafından, 1960 yılında keşfedilen kedinin adı Scottish Fold’dur. “Bambaşka bir kedi” olarak tanımladıkları minik gri yavru, büyüyüp yavruladığında çocuğu da aynı şekilde doğunca onlar bunun bir hastalık olduğunu düşünmeye başlamışlardı. Yaşadıkları küçük kasabada bu ilginç kedilerin tanınmasını sağlayacak bir merci de olmadığı için, Scottish Fold yıllar boyunca bilinmeden ya da sıradan bir kedi ırkının devamıymış gibi yaşamaya mahkum oldu.

Ancak 1970 yılına gelindiğinde , genetik bilim araştırmacıları Scottish Fold Kedisini Amerika’da da görülmeye başladıktan sonra belli bir dizi araştırmalara tâbi tutmuşlardır. Nihayetinde 1973 ile 1978 yılları arasında, karakterine has değişik özellikleri fark edildiğinden, birçok kedi derneği, onun kendi ismiyle literatüre girmesini sağlamıştır.

Gri kediler arasında en meşhurlardan olan Scottish Fold; genelde kısa tüylüdür. Uzun tüylü olan türü de mevcuttur. O da Scottish Fold Longhair Kedisi olarak anılır ve tüylerinin uzun olması dışında aralarında hiçbir fark yoktur. Tüyleri baskın olarak gri olsa da kahverengi, turuncumsu ve tekir tonlarında olanlarına da rastlarsanız şaşırmayın. İçe kıvrık ufak kulakları onun nişanesidir demek mümkün. Kulaklarının bu şekilde olmasının bir gen eksikliğinden kaynaklanıyor olduğu düşünülse de o, bu haliyle aşırı tatlı görünüyor.

Yuvarlak gözleriyle altın, bakır ve yeşil tonlarda karşılaşmanız da çok kuvvetli ihtimal. Nadiren maviş olanlarını da görebilirsiniz. Sevimli ağız ve burun hatlarına hayran kalırsınız. Gövdesi ve bacakları, birbiriyle uyumlu ve orta boyutlardadır. Bu miniklerin patileri ve yüzü tombullukta zirve yapmıştır. Avcılık yeteneğinin yanı sıra hayli sakin ve uslu olan Scottish Fold Kedisi, oyun oynamaya da bayılır.

6. Scottish Straight

Halk arasında British Straight olarak da bilinen bu melez melekler, genelde mükemmel karakter özellikleriyle dikkat çekerler. Scottish Fold ile British Shorthair Kedilerinin uygun laboratuvar ortamlarında çiftleştirilmesiyle elde edilmişlerdir, resmi kayıtlarda henüz net bir tür olma hakkına erişememişlerdir. Melezleme sonrasında ortaya çıkan yavru eğer dik kulaklıysa, Scottish Straight olarak değerlendirilir.

Genel olarak boyutlarını orta derecede niteleyebileceğimiz bu afacanlar, koyu ya da açık gri renkte göze çarpar. Nadiren siyah ve beyaz renkleri de görülür. British Shorthair Kedilerine çok benzerler, kucakta taşınacak kadar hafiftirler. Tüyleri kiminde kalın, kiminde kısa ve ince olarak görülebilir.

Hemen yeri gelmişken söyleyeyim, efendim kendileri de çok kucağı sevmezler. Onları bırakın arkanızda önünüzde gezsin dursunlar. Afacanlıklarını sergilesin, dolaplarınızı ve çekmecelerinizi karıştırsın ve çocuklarınıza bir nevi dadılık yapsınlar 😹 Asla yabancıları ve ilgisizliği kaldıramazlar; evinizde tek başlarına sizi bekleyerek çok uzun zaman geçiremezler. Böyle durumlarda psikolojik sıkıntılar baş gösterecektir.

7. Burmese Kedi

Burmese Kedi; dünya üzerindeki en büyük iki okyanustan biri olan Atlantik Okyanusu civarında, 1930 yıllarında rastlandıklarına dair bilgi edindiğimiz bir kedi türüdür. Siyam Kedilerinin akrabaları oldukları gen araştırmaları sonucu ortaya çıkan Burmese Kedileri; uzun zamandır bir ırk statüsüne sahip ve yeni bir cins sınıfında yer almakta. Dünya çapında farklı muhit ve ülkelerde Burman, Birman, Yangon ve “bakır kedi” gibi çok çeşitli adlarla biliniyorlar.

İlk Burmese kedisinin safkan bir siyah tüy rengiyle doğmuş olduğu söylentiler arasında yerini alsa da, bugün artık siyah Burmese Kedilerine rastlamak neredeyse imkansız. Koyu gri tüylü olanları ya da koyu kahverengi-sarı, kahverengi-krem tüylüleri en çok görülen Burmese Kedileri arasındadır. Büyük ve geniş kulaklarıyla hizalanmış bir yüz yapısına sahiptir. Ancak bu üçgen tipi daha çok çene yapısından aldığını söyleyebiliriz. Çünkü sizin de görebileceğiniz gibi, aslında yuvarlak bitimli yüz hatlı kedilerdir.

Şaşkın ve şapşal bakışları ile meşhur bir çift kahverengi ya da ela göz, aklınızı başınızdan almaya yeter de artar bile. Sarı ve krem tüy renklerinde olan Burmese Kedilerinin yüzlerinin ortası, Siyam Kedileriyle olan akrabalıklarının mührü olarak koyulaşan tonlardadır. Orta boy ve küçük boy olmak üzere kendi içlerinde iki çeşit olsalar da, genellikle mutedil hatlarıyla dikkat çekerler. Vücut hatlarının tamamı belirgin olan Burmese Kedileri aslında ortalama 4 kg gibi az bir rakamda olsalar bile inanılmaz güçlü olan emareleri bedenlerinde taşırlar.

Her ortamda fark edilmek ve ilgi görmek isteyen Burmese Kedi bu talepten asla taviz vermez benden söylemesi. Her zaman sevilmek, övülmek ve en gözde olma arzusu onun dizginlenemez tutkusu. Enerjisi yerinde, hatta çok yüksek olduğu için ne oyun oynamaya doyar ne de hoplayıp zıplamalara… İşin garibi yetişkin bir kedi olup yaşı ilerlese bile, ömrünün ilk yıllarındaki gibi ritmik ve dinamik takılmaya devam eder. Ne diyelim, bu yaşam enerjisi sizce de takdire şayan değil mi ama?

8. Sibirya Orman Kedisi

1000 yıldır dünyada var olduğu düşünülen Sibirya Orman Kedisi, malumunuz üzere bir Rus vatandaşıdır. Bu kadar eski bir doğum tarihine sahip bir kedi ırkının soy bağına dair bilgiler ne yazık ki net değil ve yeteri kadar da mevcut değil. Bildiğimiz kesin bir şey varsa o da şu ki; bu sevimli dostlarımız tam bir kış mahluku ve inanılmaz bir ısıtıcı özelliğinde; battaniye kullanmaya son 😹

Yarım metre boyunda ve boylarına göre de 6 kg gibi iyi bir ölçüde olan Sibirya Kedilerinin tamamı tüyden oluşuyor demek, aşırıya kaçtığımızı gösterebilir. Ancak görünen bu. Elbette dayanıklı ve iri kemiklerinden tevellüt eden iri kıyım yapısını görmezden gelemeyiz. E bu cüsseye bolca tüy de ilave edilince, sanki minik bir tosuncuk çıkıyor ortaya. Bedeniyle şahane bir uyum içindeki suratı çok naif. Sibirya Orman Kedilerinin kulakları orta boy, gözleri ise kocaman birer oval şeklindedir. Bu iri gözlerin bir de yeşil olduğunu düşününce, şimdiden ona karşı bir sempati duymaya başladığınızdan yüzde yüz eminim.

Upuzun kuyruğuna tabi ki uzunca tüyler yaraşırdı. Her yeri tüylerle kaplı, katman katman dizilmiş kalın postuna bakıp huzur bulmaktan kendinizi alamayacaksınız. Gri tüyleri olan Sibirya Kedileri sadece gri tonunda değillerdir. Gri tüylere alacalı bir şekilde serpiştirilmiş koyu gri ya da siyah tüylere sıklıkla rastlanır. Ayrıca vizon renkli tüylü olanlarının göz altı, çene, ense ve kuyrukları da koyu kahverengidir, resmen sıcak çikolata😻

Sibirya Orman Kedisi‘nin karakteri için söylenebilecek hiçbir olumsuzluk yok. Kaşif, oyuncu, sempatik, insan canlısı, bebek delisi, konuşkan, mırıldanmaları mest edicidir. Hatta sudan dahi irrite olmayan dört dörtlük bir yumuşak huy ve ahlak abidesi ile karşı karşıya olduğunuzu kesinlikle fark edersiniz sanıyorum.

9. Pixie Bob

Normal kedi kuyruklarının neredeyse üçte biri kadar küçük bir boyda olan kuyruğu çok sevimli görünen Pixie Bob Kedisi, uzun tüyleriyle de canınızın pişmaniye çekmesine neden oluyor 😻 Siz sonunda onu yemeye karar verip her şeyden vazgeçiyorsunuz. İşte bu şirin dostumuz sadece dik ve uzun kulaklarıyla vahşi bir imaj çizmesine karşın, bütüne baktığımızda fazlaca tatlı görünüyor.

 Yuvarlak yüzü, göz ve beden yapısı ile orta boy bir kedidir. Tüylerde de epey geniş renk çeşitliliğine sahip. Zira gerçek şu ki, kahverengiden tekir rengine, gri-kahve-siyah alacadan sarı-yeşil karışımlı tüy alaşımına kadar pek çok renkli tüylü olanları var. Gri olanları da salt gri değil. Ancak böylelerinde, baskın renk hakimiyeti gri olarak seçiliyor.

Bir rivayete göre Amerika, bir diğerine göre ise Afrika kökenli olduğu söylentiler arasında olan Pixie Bob Kedisi, 1935 yılında ortaya çıkıyor. Kısa kuyruklu bir dişi kedi ve tipik benekli kediyi çiftleştiren kedi yetiştiricisi Carol Ann Brewer bile, böylesi bir farklılığın doğacağını düşünmemiş. 1988 yılına kadar da kendi halinde sürdürdüğü yaşantısının sınırları nedeniyle ülkeler arası dağılımda pek yer tutmamış olsa da, 1988 yıllarında artık namı yürür ve ilgi odağı hâline gelir.

10. Felis Bieti Kedisi

Çin bölgesinde, genelde batı tarafında yaşayan bir yaban kedisi türüdür. Türkçe anlamı “gri kedi” olarak karşımıza çıkan bu mini melekler hakkında kaynaklar, çok da fazla detay sunamıyorlar. Avrupa Yaban Kedisi ile benzerlikler taşır. Ortalama 80 cm gibi bir boy uzunluğuna sahiptir. Kedinin kuyruk uzunluğunun da ortalama 30-40 cm dolaylarında olduğu söylenir.

Tibet, Gansu ve Çin’in diğer yüksek bölgelerinde görülürler. Çöl yaşantısına uygun bir vücutları vardır. Kemirgenleri yiyerek beslenirler ve soyları tükenme tehlikesiyle karşı karşıyadır, Çin; bu melekleri koruma altına almıştır. Boyutları, görünüşleri ve beslenme alışkanlıkları dikkate alınırsa, evde beslemeye uygun olmadıkları anlaşılmaktadır. Görsel şöleni andıran bu melekleri sadece belgesel ve internet kaynaklarından izleyebiliyoruz 😿

Genelde kedi severler, sevimli patililere yuva olurken renk ve görünüm ayrımı yapmazlar. Yani hayvan sevgisi genel itibariyle tüm koşulların önüne geçer. Ama tabi bu aşık olacağınız çocuklar da hani ilgi çekmiyor değil. Gri renk görünümünün baskın olduğu, aklınıza gelen farklı melekler varsa, mutlaka yorumlar kısmında bekliyor olacağım 😻

Share: