vahşi kediler hakkında yazımızda bilgi verdik. Belgesellere konu olacak hayatlara sahip olan bu afacanlar, hiç de göründükleri kadar masum değiller maalesef.

Evrenin yaratıldığı tarihten bu yana; hayvanlar ve insanlar bir şekilde aynı dünyayı paylaşmışlardır. Zamanla birçok hayvan evcilleştirilmiş ve bizlerle çok daha yakın paylaşımlarda bulunmuşlardır. Ancak her ne kadar ehlileştirildiğini sandığımız hayvanlar bize rakamsal olarak çokmuş gibi gelse de; mizaç bakımından rakamsal çokluğun yarattığı radikal fark söz konusu değildir.

Kediler evcilleştirilmiş hayvanlar olsa da, bazı cinsleri köken itibariyle vahşi bir soya mensup oldukları için her daim yırtıcı özelliklerini korurlar. Ancak en fazla; bu temel içgüdülerini bastırmayı öğrenmişlerdir. İşte hem görüntü hem de karakter olarak tipik yabanî kedilere bu yazımızda yer vereceğiz.

En Vahşi Kedi Cinsleri

Hayvanlar aleminde tahmin edemeyeceğiz kadar çok tür bulunuyor. Vahşi, korkak, cesur, sakin, hareketli ve hızlı özelliklere sahip birçok hayvan var. Merak eden insanlar vahşi kedileri araştırmak istediklerinde “kediye benzeyen hayvan” olarak araştırma yapıyorlar. Aslında ta kendisidir 🙀 Tatlı kedi olduğu gibi tam tersine yabani kediler de bulunuyor. Gelin hep birlikte yabani kedi cinslerini öğrenelim.

1. Pallas Kedisi (Otocolobus Manul): Yabani Kedi

Pallas Kedisi
Pallas Kedisi

Alman doğa bilim insanı Peter Simon Pallas Kedisi‘ni keşfetti, ismini onu keşfeden kişiden almıştır. Doğal yaşam alanlarının korunamaması ve kontrolsüz avlanmalar sonucu soylarının tükenmesi söz konusu olan Pallas Kedileri, hiçbir zaman sayıca fazla bir kalabalık yaratmamışlardır. Orta Asya’da bozkırda ve kurak ormanlar olan çayırlıklarda çokça rastlanmaları onların diğer kediler gibi olduklarını asla göstermez.

Yakın tarihe dönüp bakıldığında, popülasyonu neredeyse tamamen kaybetme noktasına gelen heybetli arkadaş, 2002 senesinde International Union for Conservation of Nature and Natural Resources (IUCN) yani Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği tarafından “soyu tehdit altında” sınıfında kategorize edilmiştir.

Neredeyse 1 metreye yakın boyları, 30 cm kuyrukları ve bu ölçülere nazaran 3 ila 5 kg arasında değişen kilolarıyla dikkat çekerler. Tombulluğu ve tembel görünümlerinde, tüylerinin aşırı kalınbir kürk yapısına sahip olmasının rolü büyüktür. Yazlık ve kışlık olarak tüylerinin dökülüp kendini yeniliyor olması da, ayrı bir ilginçliktir.

Ancak bu, elbette vahşi doğada boy gösteren hayvanların yaşam şartlarına uyum sağlayabilmesi için gelişen doğal bir durumdur. Yazın çıkan kürkünde, gövdesi ve bacakları boyunca dik ve siyah çizgiler vardır. Bu sayede kamufle olur. Kışın çıkan kürkünde ise gri renkler yoğundurve çizgiler çok azdır.

Görünümleri ve sevimlilikleri nerdeyse bir ev kedisi gibi pofuduk olsa da; dışı sizi yakar içi bizi diyebilirim. Zira evrimsel döngüdeki (süreçte) atalarından birisi de Asya Leopar kedisi‘dir. Soy bağı bulunan diğer akrabaları da Asya Leopar Kedisi kadar vahşi olan kedilerdir. Yani haşin bir şekilde avlanma hırsı, onun doğuştan sahip olduğu bir özelliktir.

2. Balıkçı Kedi: Vahşi Kedi

Balıkçı Kedi
Balıkçı Kedi

Malumdur ki kediler, sudan hoşlanmayan canlılardır. Ancak bu genel duruma istisnalar dahil değildir. Bu istisnalardan biri de Balıkçı Kedi‘dir. Güneydoğu Asya’da, yani Vietnam ve özellikle de Tayland’da tropik iklime sahip ormanlarda doğmuşlardır ve halen de o yörede yaşamlarını sürdürmektedirler. Adından da anlaşılacağı üzere; sulak yerleri mesken edinmiş olan Balıkçı Kedi, balık avlayarak yaşamını sürdürüyor. En vahşi kediler arasında yer alıyor ve su canlıları için mükemmel bir tehdit olma özelliği taşıyor.

Tüy rengi ve dokusu tekir kedisine çok fazla benzese de, aslında uzaktan yakından birbirleriyle alakaları yok. Bengal Kedisi’yle hem tüy deseni, hem de yapılan araştırmalar da gen benzerlikleri bulunsa da, Balıkçı Kedi çok daha büyük bir cüsseye sahip. 30 cm’lik kuyruğuna ilave olarak 80cm de gövde boyu eklenince, epey uzun boylu bir delikanlı karşımıza çıkıyor.

Yüzmeye bayılan, sudan çıkmak istemeyen Balıkçı Kedi, mükemmel bir yüzme yetisine sahiptir. Esas yaptığı şey balık avlamak ve yemek olsa da, balık bulamadığı zamanlarda kuş ve böcek avlamak da onun için oldukça leziz bir menü seçeneği.

3. Serval Kedisi (Savannah Kedisi)

Serval Kedisi
Serval Kedisi

Felidae; yani orta boylu vahşi kediler ailesinin bir üyesi olan Serval Kedisi, Afrika’nın yerlisidir. Ancak zamanla Tunus ve Cezayir gibi bölgelere de yayılmışlardır. Fakat 20.yy’da avlanma artışıyla birlikte yaşam alanlarının daralması nedeniyle, bir evrim geçişi sağlayarak başka bölgelerde de görülmeye başlamışlardır. Kurak alanlar dışında vahşi doğanın hemen her kesimi, Serval Kedileri için uygun bir hale gelmiştir.

Ortalama 90 cm boyu ve 25 cm kuyruğuyla minik bir çita imajı çizer. Bronz üstü siyak benekli ve çizgili tüyleri vardır. Siyahlıklar sırt ve boynuna gittikçe daha da fazlalaşır. Familyasındaki diğer tüm kedilerden daha uzun bacaklara sahip olan Serval Kedisi, uzunluğu sayesinde, son derece hızlı hareket eden avlarını yakalamada dahi büyük bir kabiliyettedir. Yerden 2-3 metre yüksekliğe dek zıplayarak, uçan bir kuşu rahatlıkla yakalayabilir. Bu hünerli avcının diğer bir ayırıcı niteliği de, geniş kulakları ve kafasında işitmesi ile alakalı olduğu tahmin edilen renklerdir.

4. Afrika Altın Kedisi

Afrika Altın Kedisi
Afrika Altın Kedisi

Ürkütücü ve sinirli bakışlarıyla acayip bir havası olan Afrika altın kedileri, yağmur ormanlarının hükümdarlarındandır demek mümkün. Özerk bir hayat tarzını seven Afrika Altın Kedisi, bilhassa insanlardan nefret eder.

Upuzun boyu ve 40 kiloya kadar çıkabilen kütlesiyle, epey devasa büyüklüktedir. Kaslı ve uzun bacakları, korkutucu simasına heybet katar. Tüyleri üzerine benekli koyu renkler serpiştirilmiştir. Bu haliyle o, minyatür bir leoparı andırır. Tabii ki leopardan aşağı kalır bir saldırgan yapısı da yoktur.

Mavi, kısık ama yayvan göz yapısı bir miktar sinsi planlar yapıyormuş gibi görünmesine neden olur. Kim bilir, beyninin içini ve işlev tarzını görüntüleyebilme imkanımız olsa belki de gerçekten garip planlar yaptığını gözleyebiliriz. Çünkü bu denli stratejik davranabilen, hem de atik bir avcı olan ve insan görünce anında kaybolup izini dahi bulabilme ihtimalini ortadan kaldıran bir davranış biçimi, zeka küpü bir varlığa işaret eder.

5. Karakulak

Karakulak Kedisi
Karakulak Kedisi

Yabani kedilerin Türkiye’de bulunmadığı kanısı yaygın bir düşünce olabilir. Ancak resmi olarak keşfi yapılmamış olsa da, ülkemizin bereketli topraklarına ev sahipliği yapan birçok coğrafyada vahşi kediler bulunuyor. Latin dilinde “Caracal” olarak isimlendirilmiş olan kedi, Anadolu civarında yaşamakta. Yapılan bilimsel ve tarihsel araştırmalara göre, Dünya çapında pek çok yerde görünürlük kazanması ilk olarak Orta Asya’dan başlar.

Karakulak Kedisi, ne yazık ki nesli tükenme riskiyle karşı karşıya olan bir vahşi kedi türü. Bu duruma binaen 2011 yılında bir koruma kanunu çıkarılarak, Türkiye sınırları içinde Karakulak kedisinin avlanması ve vurulması yasaklanmıştır. Bu yasağa riayet etmeyenler için ise 6000 liradan başlayan para cezası ve yaptırımlar uygulanmaktadır.

Serval ve Afrika Altın Kedisi’nin çiftleşmesi sonucunda ortaya çıktığı düşünülen türe Karakulak isminin verilmesinin hikayesi, kulaklarının etrafındaki siyah tüylerden geliyor. Bu özelliğinden dolayı Orta Asyalı Türkler tarafından Karakulak adını alan kedi; fazlaca dik, sivri ve uzun olan kulaklarıyla meşhur. Yaklaşık olarak 10 ile 17 kg aralığında hacimleri olan Karakulak Kedileri, tavşan ve fare gibi hayvanları av edinip bunlarla beslenseler de, tropik meyveler yemeye de bayılırlar. 5 metre uzaklıktaki bir hayvana doğru bir hamlede atlar ve onu zaman kaybetmeden yakalar. Atılgan ve fazlasıyla çeviktir.

6. Yassıbaş Kedi

Yassıbaş Kedisi
Yassıbaş Kedisi

Gözlerinin haşin bakışa sahip olmadığını varsaysak hiç de yabani bir kedi olduğuna ihtimal dahi verilmeyecek bir tür olarak Yassıbaş Kedisini gösterebiliriz. Diğer pek çok vahşi kedi gibi Güneydoğu Asya kıtasında yaşayan Yassıbaş Kedisi, tüm yabani kediler arasında en minyon cinstir diyebiliriz.

Sevimli boyu ve postuyla ufak tefek bir kedi; tabi ki evcil değil ancak aşırı saldırgan özelliğe sahip bir vahşi kedi de değildir. Ancak birbirine yakın gözleri, geniş ve uzun burnu, çıkıntılı ve sivri çene/ ağız yapısıyla farklı bir hatta sahiptir. Küçük ve hafif içe kıvrık kulakları kattığı şirinlikle, yırtıcı bir görüntü vermemesi için adeta diğer fiziki özellikleriyle yarış içerisine girmiştir.

Hayatını böcek ve fare gibi sürüngen hayvanları yiyerek idame ettirir. Standart orta boy ev kedileri ölçülerinde olmasına karşın, yabani kedilere kıyasla minicik cüssesine bakmadan harika bir yüzücülük sergiler. Ayrıca hızlı refleksleri sayesinde tırmanma ve zıplama yeteneği de epeyce gelişmiş özellikleri arasındadır.

7. Saz Kedisi

Saz Kedisi
Saz Kedisi

Saz kedisi; kedigillerden “Anadolu Parsı” olarak bilinen, bilimsel literatürde Pardus adını taşıyan yabani kedinin akrabasıdır. Uzun yıllardır dünya üzerinde var olduğu bilinmektedir. Sazlık ormanlar, nemli yerler, bataklıklar, çalılık ve fundalık gibi alanlar onun mekanıdır. Sri Lanka doğumlu olan Saz Kedisi, Hindistan, Mezopotamya, İdil Deltası ve Sincan Uygur Bölgesi’ne kadar zaman içerisinde geniş bir yayılma hızı göstermiştir.

Günümüzde ise Afrika Kıtası’ndaki görülme ağı, yalnızca Mısır ve aşağı Nil Vadisi’yle kısıtlıdır. Aynı zamanda Türkiye’de de popülasyonu ve yaşam alanı bulunan bir kedi cinsidir. Bataklıklarda yaşamasından da anlaşıldığı üzere su delisi bir tip olan Saz Kedisi’nin, ne yazık ki artık nesli tükenmektedir.

Bej rengi, gür olamayan ama büyüleyici bir kürkü vardır. Öne doğru çıkık alın yapısı gözlerinin üstünü birazcık kapattığı için, hafif baygın bakışlı olarak tanımlayabiliriz. Sarı ya da yeşil renkte gözleri olanları en bilinenleridir. İnce, uzun bacakları, atletik ve dinamik yapılarının ispatı niteliğindedir. Ülkemizde Saz Kedilerini avlanmak yasaktır. Böylece soylarının tükenmesinin önüne geçilmeye çalışılmaktadır.

8. Benekli Kedi

Benekli Kedi
Benekli Kedi

Görüntüsünden dolayı Kum Kedisi olarak da adlandırılan Benekli Kedi, daha ziyade Kuzey Afrika’da ve Asya’nın güneybatısında rastlanan bir vahşi kedi cinsidir. Çok eski tarihlere dayanan bir cins olmadığı bilinen Benekli Kedi yeni tanınan vahşi kedi türlerinden. Kadim bir tarihe sahip olmadığından mı yoksa üreme/çoğalma noktasında egemenlik kuramamasından mı bilinmez, dünya üzerinde çok az sayıda bulunur.

Büyüklüğü hemen hemen ev kedileriyle benzer ebatlardadır. Yani ortalama 50 ile 60 cm uzunluğundadırlar. Kuyrukları da boyları kadar uzun olmasına rağmen, ince hacimlidir. Uzun ve yumuşak görünümlü tüyleri soluk kahverengi tonlarındadır. Zaten bir diğer ismi olan “kum” adını da tüy renginin bir çöl kumunu anımsatmasından alır.

Vücudunun kenarlarında koyu renkli iri lekeler ve bacakları ile kuyruğunda da diğer bölgelerine göre daha az bir alan kaplayan koyu renkli beneklerden oluşan renk varyasyonları mevcuttur. Görüşü çok keskin olan Benekli kedi, tam bir gece hayvanıdır. Zifiri karanlıkta bile kilometrelerce uzaktaki avını görüp hedefi hiç şaşmadan ağına düşürür. Vahşi olabileceğine ihtimal dahi verilemeyecek kadar tatlı bir suratı olan Benekli Kedi, yılan dahil pek çok sürüngeni bir hamlede yakalayıp, tek lokmada midesine indirebilir.

9. Pampa Kedisi (Leopardus Pajerus)

Pampa Kedisi
Pampa Kedisi

İsmini Güney Afrika’daki Pampa bölgesinden alan bu yaban kedisi, 1994 yılında ortaya çıkmış bir sanat harikasıdır. İnanılmaz özgünlükte karakteristik bir siması, tüy rengi ve dokusu, ayrıca ilginç bir göz yapısı vardır.

Kürk rengi sarı, açık boz, siyah-atın sarısı gibi değişik karışımlardan müteşekkil renklerde bulunur. Kalın telli, gür ve uzun tüyleri olan Pampa Kedisine dokunma isteğiniz had safhada olacaktır. Ama buna yeltenmeseniz iyi olur; nitekim unutmayın ki o bir vahşi kedi.

Kilolu bir kedi gibi görünmesine sebep olan tek neden, tüylerinin yoğunluğudur. Zira bu tüy yumağı ağırlık bazında bakacak olursak ortalama 3 kg civarlarındadır. 70 cm boyu ve 30 cm’lik kuyruğuyla şöyle bir gerindiğinde, şiirlere konu olan selvi boylu yar”benzetmesini andırır. Gözlerinin üstünün düşük olması da onu orta yaşlı bir dayıya çeviriverir. Ama bu haline bakıldığında tam bir ehil kedi izlenimi vermekte de ustadır.

10. Vaşak

Vaşak
Vaşak

Bilinen ilk yabani kedi olan vaşak, günümüzde kedigillerden olduğunun pek anımsanıp farkına bile varılmadığı, vahşi bir kedi türüdür. Kuzey Yarımküre menşeili olan Vaşaklar, çiftleşme dönemi geldiğinde bulundukları alanda sabit kalmazlar. Alışık oldukları çevreden uzaklaşıp Ocak ve Mart ayı aralığındaki süreçte başka topraklarda da hüküm sürerler. Yani aslında dişi vaşakların da erkek vaşakların da azıcık çapkın takıldığını söylemekte bir beis yok. Vaşaklara uygun yaşam alanları, çam ormanları ve arazilerden teşkil olur.

Kulakları ve kuyrukları sokak kedilerine benzemelerine neden olsa da diğer bölgelerini değerlendirdiğimiz zaman, bunun bir yanılsama olduğu anlaşılıyor. Aslında incelendiğinde kulakları daha uzundur. Patileri de oldukça geniş ve büyüktür. Bu durum onların karlı havalarda rahatça yürüyebilmelerini sağlar. İrice, kalın postlu ve kaslı vücutlarıyla namları büyümüş olan bazı vaşak türlerinin 45 kiloya kadar çıktığı biliniyor.

Afrika’da favori hayvan olan Vaşak, inanılmaz maharetli bir avcı, kemirici, yüzücü ve tırmanıcıdır. On parmağında on marifet haşmetlimiz; güçlü bir bedene ve güçlü bir üreme fonksiyon sistemine rağmen, nesli tükenmek üzere olan 120 memeli hayvan arasındadır.

Bonus: Yaguarundi Kedisi (Puma Yaguarandi)

Yaguarundi Kedisi
Yaguarundi Kedisi

Yaguarundi Kedisi, Güney Amerika’nın sulak ve alçakta kalan ormanlık bölgelerinde yaşayan tuhaf görünümlü bir kedidir. Ancak gelin görün ki, ona kedi demeye bin şahit ister. Uzun kuyruklu ve kısacık bacaklı kediler familyasının üyesi olan Yaguarundi Kedisi; 65 cm boyu ve 50 cm’e yakın kuyruğuyla etkileyici bir cins kedidir. Kırmızıyla karışık kahverengi tonlarındakısa tüyleri vardır ve bu durum, ona acayip mitolojik bir esinti katmaktadır.

Nemli ya da tıraşlanmış gibi görünen tüyleri sayesinde kasları çok daha belirgindir. 7 kiloya yakın oldukları gözlense de bazen 5 kiloolanlarına da rastlamak mümkündür. Ama uzun ve kaslı bedeniyle kilosunu çok daha fazlaymış gibi gösteren bu kedicik, kilo noktasında orta ölçülerde sayılır. Kafası iri ve yuvarlak hatlara sahip yayvan bir üçgen şeklindedir.

Kulakları da yüzüyle paralel yayılmış olarak ortalama bir küçüklüktedir. Bal rengi gözlerine bakmak yürek ister. Fena halde iştahlı olan ve doymak nedir bilmeyen Yaguarundi Kedisi; etçildir. Ve bir yırtıcı gibi geyik dahi avlayabilir.

Kedilerden bahsedince aklımıza; her zaman mini mini minnoş ve evde baktığımız, öpüp kokladığımız masum dostlarımız gelir. Bu kısmen doğrudur, ancak gördüğünüz gibi birbirinden ilginç ve hatta ürkütücü suretlerde çeşit çeşit yabani kedi cinsi mevcuttur.

Yabani (vahşi) kedileri tanırken, aslında en çok birkaç türünü bildiğimiz kedilerin, tüm kedi popülasyonunu meydana getirdiğini sanmanın nasıl bir yanılsama olduğunu anlıyoruz. Belki henüz keşfedilmemiş, belki de uzaklarda ıssız bir ormanda kendi halinde avlanarak yaşayan daha nice vahşi kedi ırkları vardır değil mi?

Vahşi kedi cinslerini görünce ne düşündünüz ve evde beslemek mümkün olsaydı, hangisini tercih ederdiniz? hayal gücü yüksek yorumları bekliyorum 😹

25 yaşındayım, yönetici asistanlığı dışında kalan zamanlarımda Miyavliyo yazarlığı yapıyor ve çocuklarım ile ilgileniyorum. Golden cinsi bir oğlum ve bir çift kediciğim var. Evimde baktığım çocuklarımın dışında, sokaktaki meleklere de annelik yapmaya çalışıyorum. Miyavliyo takipçilerinin, patili dostlarımızın hayatlarına küçük/büyük herhangi bir dokunuşuna katkıda bulunmaktan çok mutluyum. Hayat, onlarla sevgiyi paylaştıkça anlamlı ❤

How about writing a comment?

A comment was made on "Vahşi Kediler (10 Yabani Kedi Türü)".
  • Anonim

    Yaban kedisi (vahşi kedi) eksik