Köpekler sadece mama yiyerek hayatlarını sürdüremeyecekleri için onlara yararlı olan besinleri tüketmeliler.
Köpeklerin ömürlerinin sahiplerine bağlı olduğunu biliyor muydunuz? Yeterince beslenmiş veya vitamin almış köpeğin ömrü, hiç beslenememiş köpeğe göre daha yüksek olacaktır. Köpekler yaradılışları gereği genetiklerinden aldığı hastalıkları vücutlarında taşıyabilir veya sonradan hastalık kapabilirler. Hangi hastalığı kaparlarsa kapsınlar düzenli, dengeli ve sağlıklı beslendikleri müddetçe kolaylıkla atlatabilirler.
Bağışıklık sistemlerinin güçlü olduğunda hem sağlık hem de görünüş bakımından, diğer köpeklere göre çok daha dirençli olduğu gözlenmiştir. Özellikle dışarı gördüğünüz sokak köpeklerinin vücutlarında bölgesel tüy döküntüleri veya tüylerinin çok yıpranmış olduğunu görürsünüz. Tüy hastalıklarının yanı sıra düzenli beslenemedikleri ve vücutlarına yeterince vitamin alamadıkları için bu tür sorunlarla karşılaşabilirler.
Hayvan severler, köpeklerin doyması veya vücutlarına yeterince vitamin almaları için yanlış besin veriyorlar. Köpekler hangi besinin onlar için zararlı olup olmadığını bilmedikleri için önlerine ne koyulan her türlü yiyeceği tüketebilirler. ”Köpek bu besini yiyor, demek ki zararlı değil” demek yerine köpeklerin yemesi gereken besinleri araştırıp ona göre ikram etmek en mantıklısı olacaktır.
Köpekler verilen besinleri yedikten sonra belki vücutlarında bir tepkime görülmez, fakat bağışıklık sistemleri zayıfladıkları için zamanla vücutlarında birtakım hastalıklar başlayabilir. Beslediğiniz köpeğin durumunu daha iyi de taşıyabilirsiniz veya yanlış beslenme sonucu bağışıklığına da zarar verebilirsiniz, bu tamamen sizin elinizdedir. Köpekler için en uygun besinleri şu şekilde sıralayabiliriz;
1. Kaliteli Köpek Mamaları
Köpeklerin en temel gıdası hiç şüphesiz kuru ve yaş mamadır. Mama alırken mutlaka köpeğin cinsi, yaşı, kilosu, sağlık problemleri, alerjisi, damak zevki ve uygun besinlerin yer almasına dikkat edilmelidir. Bu gibi etkenlere dikkat ettikten sonra mamayı alacağınız yere ve markasını da göz önünde bulundurmalısınız.
Köpeklere herhangi mama markasını aldıysanız ve hiçbir şekilde yemediyse mutlaka mamanın içeriğinde hoşuna gitmeyen bir şeyler var demektir. Köpeklerin isteğine göre mama bulana kadar her türlü markayı denemeyi ve sonunda hep aynı mamayla devam etmenizi öneririz. Ayrıca yavru köpeklerin beslenmeleri, yetişkinlere göre daha farklı olduğu için onların hangi yiyecekleri tüketmeleri gerektiğini bilmelisiniz.
Mamanın içerisinde mineral, kalsiyum, fosfor, bakır, iyot, A, B1, D vitaminleri ve diğer faydalı probiyotikler bulunmuyorsa, o mama tamamen kalitesizdir ve uzak durmanız gerekmektedir. Ayrıca gluten köpekler için çok zararlı olduğu için mamanın ön veya arka tarafında ”Gluten içermez, tatlandırıcı ve renklendirici yoktur” ibaresine de dikkat etmelisiniz.
2. Et ve Et Ürünleri
Köpeklerin çok sevdiği ve yemesi gereken besinlerden bir diğeri her türlü et ürünleridir. Et ürünlerinin içerisinde çinko, demir, riboflavin, magnezyum, tiamin, folasin, B, B6, B12 vitaminleri bulunur. Köpeklerin alması gereken her tülü mineral et ürünlerinde bulunduğu için onlara çok faydalıdır. Köpeklerin et ve et ürünlerini tüketmeleri her ne kadar faydalı olsa da sürekli tüketmemeleri gerekmektedir. Haftada birkaç gün bahsettiğimiz pişirme yöntemleriyle yemelerine izin verilebilir.
Çiğ et ürünlerinin yüzeyinde ve içerisinde bizim gözümüzle göremediğimiz bazı bakteriler vardır ve tüketildiği zaman vücutta parazit oluşumunu tetikler. Köpeklere kesinlikle çiğ et verilmemelidir, derin dondurucudan etler çıkarıldığında fazla bekletilmeden uygun yöntemle pişirilmelidir. Yağda kızaran etler fazla yağlı ve tuzlu olduğu için köpeklerin midelerine dokunabilir, bunun yerine fırında veya mangalda pişirilerek verilmesi daha uygundur.
Etin kemik kısımları veya balıkların kılçık kemik bazen keskin olabiliyor, bu durum köpeklerin damak ya da ağız kısmının kesilmesine neden olabilir. Köpeklerin çene kısımlarının ve dişlerinin güçlenmesi için kemikleri ağızlarında kemirmeleri iyidir, fakat herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmamak için başında beklemelisiniz.
3. Meyve ve Sebzeler
Köpekler sadece aynı besinleri tüketerek hayatlarını devam ettiremeyecekleri gibi ihtiyaçları olan mineralleri vücutlarına alamazlar. Evde bulunan patates, havuç, marul, brokoli, karnabahar, kabak, kereviz ve lahana gibi besinleri köpekler çok sever ve belirli aralıklarla (haftada bir kez) tüketmeleri çok faydalı olacaktır. Havuç, brokoli ve marul hariç diğer saydığımız sebzeleri buharda pişirerek direkt olarak verilebilir veya mamalarına da eklenebilir.
Köpeklerin yemelerinde sakıncası olmayan armut, mango, çilek, şeftali, portakal, elma, kızılcık, muz, böğürtlen, yaban mersini, kavun, kivi, karpuz ve ahududu meyvelerini gönül rahatlığıyla yiyebilirler. Saydığımız bazı meyvelerin çekirdekleri köpekleri zehirleyecek kadar zararlı oldukları için mutlaka çekirdekleri ayıklanarak verilmelidir.
Her meyvenin kendine göre vitaminleri olduğu için köpeklerin bağışıklık sistemlerini güçlendirmeye ve olası göz, kalp, solunum yolu ve böbrek gibi hastalıklardan korunmalarına yardımcı olur. Faydaları olduğu için miktarı arttırmaya dikkat etmeli ve haftada iki kez bir yemek kaşığı miktarında meyve ikram edilebilir.
4. Tahıl Ürünleri
Köpeklere ne verdiğimizin tabii ki önemi vardır, fakat en önemlisi miktarını ne kadar verdiğimizdir. Köpekler tahıl ürünlerini çok severler ve önlerine koyduğumuz zaman hepsini afiyetle yerler. Tahıl ürünlerinin içerisinde yüksek oranda karbonhidrat bulunduğu için az miktarda yemelerinde herhangi bir sakınca yoktur. Haftada bir kez ve küçük çay tabağı miktarında köpeklere verilebilir.
Makarna, pilav, ekmek, yulaf ve çavdar gibi tahıl ürünlerini en uygun şekilde vermek için içerisine sos, baharat, yağ ve tuz eklemeden ikram edilmelidir. Özellikle tahıl ürünlerini pişirirken çok az yağ ve tuz ekleyerek sade şekilde köpeklere yedirilebilir, hem bu sayede lif ve nişasta gibi mineralleri de vücutlarına almış olacaklardır. Ayrıca tahılların daha lezzetli olması ve köpeklerin dikkatlerini çekmesi için tavuk bulyonu eriterek içerisine katabilirsiniz.